Anksiyete Bozukluğu Nedir?
Kişi zaman zaman kaygı duyabilir ancak kaygılar hastalık düzeyine de gelebilir. Her kişide belli oranda kaygı olması gayet normaldir. Kaygı bize sorumluluklarımızı hatırlatan bir duygudur. Fakat kaygının normalinden fazla olması kişinin hayatını olumsuz etkiler. Anksiyete ise kaygı bozukluğu demektir. Anksiyete bozukluğu kişinin olayları tehdit ve tehlike olarak algısı içinde değerlendirmesidir.
Topluluk önünde konuşma yaparken, iş görüşmesine giderken, hoşlanılan kişiyle ilk yemeğe giderken herkes kaygı duyabilir. Kaygı ya da anksiyete, bireyin, yaşamı tehdit eden iç ve dış çevredeki herhangi bir olasılığı tehlike olarak algılayıp yorumlaması sonucunda meydana gelen duygulardan biri ve herkesin belli zamanlarda yaşayabileceği doğal ve gerekli bir tepki. Avcı ve toplayıcı toplumlarda kişi bir geyik avlamaya giderken karşısına bir aslan ya da başka yırtıcı bir hayvan çıkabilir, kişiyi tehlike veya tehdit karşısında koruma, harekete geçirme işlevi gören bir mekanizma olan kaygının amacı da; yaşamın uyumlu ve dengeli sürmesini sağlamaktır. Bu nedenle kişinin kaygı yaşaması her zaman bir hastalık belirtisi değildir. Ancak kaygı, bir duygu, bir yaşantı, bir belirti, bir bozukluk veya bozukluk grubu da olabilir. Yoğun kaygı yaşayan kişiler, olaylara ve olgulara, tehlikeyle orantısız, uygunsuz ve abartılmış yanıtlar verirler. Düşünceler her zaman geleceğe karşı tehdit ve tehlike algısı içinde hareket eder. Örneğin; araba kullanırken ya direksiyon hakimiyetimi kaybedip birine çarparsam, ya da sınava giren birinin ya çalıştığım bütün bilgileri unutursam gibi hayal edilebilir.
Anksiyete Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?
Ruhsal Belirtilileri
- Gerginlik
- Huzursuzluk
- Sinirlilik hali
- Geleceğe dair felaket senaryoları
- Sürekli başına kötü bir şey geleceğini düşünme
- Korku
- Konsantrasyon problemi
Fiziksel Belirtiler
- Çarpıntı
- Nefes darlığı
- Titreme
- Terleme
- Sıcak veya soğuk basması
- Vücutta karıncalanma
- Baş ağrısı
- Baş dönmesi
- Mide sorunları
- İshal veya kabızlık
- Sık sık idrara çıkma
Anksiyete Bozukluğunun Nedenleri?
Pek çok ruhsal bozukluk gibi anksiyete bozukluğunun da tam olarak nedeni anlaşılamamaktadır. Bazı kişilerde çok stresli ve travmatik bir olay sonrası gelişebildiği gibi bazı kişilerde de sebep olmaksızın ortaya çıkabilir.
Anksiyete bozukluğu toplumda sık görülen bir psikiyatrik rahatsızlıktır. Çeşitli biyolojik, fiziksel ya da sosyal faktörlerin kombinasyonlarının etkisiyle genetik yatkınlığa sahip kişilerde anksiyete bozukluğu gelişebilir. Kalp rahatsızlıkları, Diyabet, tiroid hastalıkları, madde kullanımı veya yoğun alkol kullanımlarında anksiyete bozukluğu gelişebilir.
Anksiyete Bozukluğunun Nedenleri?
Tedavi planlaması içerisinde tek başına farmakoterapi (ilaç tedavisi) ya da psikoterapi (bilişsel tedavi) veya bu iki terapi şeklinin kombinasyonu yer alabilir.
Tek başına ilaç tedavisi yeterli olmayabilir, ilaç tedavisinin yanında kişinin stresle baş etmede kullandığı uygunsuz savunma mekanizmalarının değiştirilmesi ve kişide kaygı, evham oluşturan düşünce şemalarının değiştirilmesine yönelik terapilerin uygulanması gereklidir.
Bilişsel davranışsal terapi (BDT), zihin ile ilgili rahatsızlıkların tedavisi amacıyla başvurulan teknikler arasında etkinliği ile ön planda olan bir terapi şeklidir. Hedef odaklı bir terapi şekli olan bilişsel davranışsal terapide hekim kişinin temel şikayeti olan durumun altında yatan inanışlarının ve düşünce paternlerinin farkına varmasını amaçlar. Böylelikle kişi yeni davranışsal yetenekler geliştirebilir ve endişe kaynağı olabilecek durumlara karşı kendisini hazırlayabilir hale gelebilir.